30 Ocak 2012 Pazartesi
Derin Düşünce No: 11 / Konuşulmadık Bi'şey Kalmasın
* Herkes doğduğu mevsimi severmiş. Sanırım ben kış'a aşığım.
* "Oldukça güzelim!" imajı çizen hatunların aksine ben hep şunu dedim içimden "okudukça, güzelim!"
* Yeni yıl, bi'dolu hevesle geldi. Ah ne çok şey var yapılmak istenen. Kalp yalnızca işini yapsa, heves edilenleri yapmaya güç yeter belki.
* Ahmet Ümit sevmedim. Sanırım cinayet romanlarıyla aramı bayağı açmışım. Hem bıçakla, testereyle, silahla adam öldürülmez ki. Biz biliyoruz nasıl öldüğümüzü.
* Bu mevsimde Sakarya buram buram bira, Karanfil dehşetli kestane kokuyor. Ankara buz pisti gibi. Şükür ki, elimden tutan bi el var.
* West Ice eski tadında değil. Aslına bakarsan canım okur, hiçbi'şey eski tadında değil.
* The Rum Diary kocaman bir hayalkırıklığı oldu benim için. Ne bekliyordum?! En nihayetinde Johnny Depp, bir Fele Martinez değil.
* "Hâlâ bazı şeylerin, bazı şeylerle şeyolduğunu düşünen büyümemiştir benim için."
* Ben genelde korkuyor, sıklıkla endişeleniyor, bazen de gülüyorum.
* "Allah gökten kar gibi yağınca / benim bu şiirimi anlayacaksın.." diyor Sezai Abi. Sahi "anlamak" bu denli imkansız mı?
* Sonbahar, yaz, ilkbahar, Ankara
* Hani belki düşünüyorsun "acaba ne okusam?" diye, Bunu oku!
* İlkokul arkadaşlarımla buluştum geçen hafta. Birlikte yeniden kalem kemirip, arı maya silgisi kokladık.
* Sadece ellerim değil ki, benim aklım da üşür.
* Kalbim kırık olsa ağrıdan duramazdım, değil mi? Her şey nasıl da dev bir akışta.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder