19 Nisan 2011 Salı

Derin Düşünce No: 5 / Kahve ve Sigara Birlikteliği


  • Verilen sözlerin tutulduğu nerde görülmüş?! Sen hep kendini kandırdın nosta!
  • "Sabrettiğiniz için size selam olsun!" diyor göklerden inen bir kitapta. Aldım başımın üstüne koydum.
  • Onlarca kitapla aynı odada kalma korkusu, peşisıra umutsuzluğu da sürüklüyor. Odalar değişiyor sonra, çekyatlara talim başlıyor. Yeni  nevresim takımları, olmadık yastık yüzleri değiyor yüzüne. Olsun, kaçış da bir eylemdir!
  • Kimse kimsenin dilinden anlamıyor. Neden böyle ki?! "Sitemkâr bir insan olmaya başladın nosta, bu böyle olmaz" diyor içsesim.
  • "Süperman, süperman olmak lazım bazen!"
  • Günde iki paket sigara içmek derde deva değilmiş. Bunu da tecrübeyle sabitledik. Sıradaki.
  • Her kitabın bir yaşı var, derlerdi inanmazdım. "Şimdi" doğru zamanmış Virginia Woolf'a başlamak için.
  • Engizisyona "Siz ne derseniz deyin, Dünya yine de dönüyor" diyen Galilei'in idam cezası 1642'de gerçekleştirildi. 1992 yılına gelindiğinde Kilise yapılan infazın bir "hata" olduğunu açıkladı ve "özür" diledi. Peki, bir özür neyi değiştirir ey insan?!
  • Deadgirl diye bir film var imiş. İsmine bakıp aldanmayasın ey okur! Korku filmi deyip geçmeyesin. O film ki, gerçek'i vuruyor yüzüne. İnsan, kötüdür diyor. Zaman ayır, izle!
  • Uğruna ölünebilecek tek insan bulsam, bi nanosaniye bile durmaz, atardım kendimi camdan!
  • Kahve falları geleceği hiç mi hiç yansıtmıyor. Akıl edemediğim onca şey arasında bu da var. Artık büyü nosta!
  • Ananem yalnız kalmasın diye ona aldığımız minicik kuşu, "kuzucum" diye seviyor. Yaşlanmayı çekiyor canım!
  • Bu blogda kayıp bir "mart ayı" var. Arşivde eksik bir parça. 
  • Neyse ki hayaletlere ve pana inanıyorum. Bi de limonlu sodayla, krokanlı pastaya.
  • "Şimdi biz mutluluğumuz kadar uzun sürecek bir mutsuzluğa hazırlanmalıydık." diye yazıyordu okurken titrediğim o kara kitapta.

8 yorum:

güney dedi ki...

"...So you found a girl
Who thinks really deep thougts
What's so amazing about really deep thoughts
Boy you best praya that I bleed real soon
How's that thought for you
My scream got lost in a paper cup
You think there's a heaven
Where some screams have gone
I got 25 bucks and a cracker
Do you think it's enough
To get us there"


Sanki Nosta'nın şarkısı gibi. Çok severdim, bir daha sevdim.http://listen.grooveshark.com/s/Silent+All+These+Years/3C8M43?src=5

Avram dedi ki...

*Sözler suya yazılan yazı gibidir.Tutamazsın.
*Sabır, çatışmayı içeren bir sözcüktür ben beklemeyi tercih ederim, içinde istenç te olduğunu için.
*Babil Kulesinin çocuklarıyız biz, unuttun mu Nosta!
*Kırmızı pelerin olmalı mutlaka ama.Sahte de olsa süperman...

nosta dedi ki...

çok sevdim, çook! derin düşünceler için derinlikli bi şarkı! ben en çok şarkıları seviyorum bu ara!

tişikkür eder nosta, güney'ine!

güney dedi ki...

:) Bundan sonra her yeni yazıya bir şarkı/fon müziği bulacağım:)

nosta dedi ki...

Ovvvv! Büyülendim! Daha çok yazmaca o zaman! Bu merak var ya, nası feci bişiy! (:

T. dedi ki...

17 yaşında Jean Pau Sartre okumaya kalkışınca ben, 40ına geldiğinde tekrar okumalısın demişti aldığım kitapçı. Seninde dediğin gibi her kitabın bir yaşı var sanırım.
40ıma çok var daha ama anlıyorum zaman zaman...

nosta dedi ki...

Bazen ben de yapıyorum bunu. Sonradan tekrar okumak isteyeceğimi bile bile illa şimdiye sığdırmaya çalışıyorum. Anlama yaklaşmaya heves ediyoruz ama, bu bize yeter! (:

T. dedi ki...

Şimdi 17yi geçtim artık 20lerdeyim ama hala dokunmaya cesaret edemediğim kitaplar var.
Haklısın ama kitaba dokunmak bile yetiyor bana hatta bazen koklamak.
Fetişist gibi konuştum sanırım :)

Related Posts with Thumbnails